Kategori: BLOG

Mutluluk Gerçekten Nedir?

Sizce mutluluk nedir?

Garip bir soru olabilir, hatta herkesin cevabı farklı olabilir. Bu soruya verilebilecek milyonlarca cevap da olabilir. En önemlisi de sizin mutluluk olarak tanımladığınız durum, başka biri için mutluluk olamayabilir.
Ama aslında hayatımızda o kadar önemli bir yere sahip ki, deneyimlediğimiz ufacık bir mutluluk bile uzun süre modumuzu yüksek tutmaya ve yaşayız tarzımızda çok büyük etkiler yaratmaya yeter.


Mutluluğun birçok farklı tanımı var ama kısacası mutluluk, pozitif duygularla ve hayattan tatmin olmak ile tanımlanır. Aslında heyecan, tatmin, başarı ve yeterlilik gibi duyguları da içinde barındıran bir duygu durum halidir.


Hadi biraz mutlu olduğunuz anları düşünün. O anları bir gözden geçirin, sizi en çok mutlu eden görüntüye bakın. Neredeydiniz, kiminleydiniz. Mutluluktan bahsederken bazen anlık duygularımızdan, bazen de genel duygularımızdan bahsederiz.
Mutluluk bir yetenek ya da özellik değildir, mutluluk bir olma halidir ve kalıcı da değildir.
Mutlu olmak için izleyebileceğimiz farklı yollar var tabi ki. Ama o kadar kişiye özel bir şey ki, asıl hedefini koyduğumuz şeye ulaşsak bile yeterince mutlu olmayabiliriz.


Peki mutluluk nereden geliyor? Yaşadığımız olaylardan ve deneyimlerimizden kaynaklandığını düşünseniz bile aslında bilimsel olarak mutluluk beynimizden geliyor. Bu nedenle, düşünme tarzımızı değiştirmek mutluluğumuzu da artırabilir. Ama işte işin en zor kısmı da burada.
Öncelikle, negatif düşüncelerinizi hedef alıp onları yenmelisiniz. Çoğumuz hayata pembe gözlüklerle bakmaktansa, olumsuz olana odaklanmayı nedense daha kolay buluyoruz. Kötü düşünceleri kafamızda tekrarlayıp duruyoruz. Ama bu durum aslında değişebilir.

Peki ne yapabiliriz?


Öncelikle olumsuz düşünceleri düşünmemeye çalışmayın. Bu durum sizi daha çok strese sokacaktır. Bu düşüncelerinizi kabullenin. Sizin olduklarını fark edin. Bu düşünceleri bir kısmınızın duymaya ihtiyacı olduğunu hatırlatın kendinize. Neden orada olduklarını ve size ne söylemek istediklerine odaklanın.
Kendinize arkadaşça davranın. Olumsuz duygular hissettiğinizde, kendinize karşı daha nazik olun ve kendinizi çok sertçe yargılamayın. Böyle bir durumda arkadaşınıza ne tavsiye vereceğinizi düşünün ve daha sonra aynı tavsiyeyi kendinize verin.
Olumsuz düşünceleriniz nereden geldiklerini sorgulayın. Aynı bir terapistin de yapacağı gibi. Bu düşüncelerinizin kökeni sorgulayın. Düşüncelerinizin gerçeklik payı olup olmadığını, durumu objektif olarak değerlendirip değerlendirmediğinizi, bu duyguları hissederken bedeninizin nasıl hissettiğini sorgulayın.

Optimist olmaya çalışın ve etrafınızı da optimist insanlarla doldurun. Bu şekilde iyi düşünmenin bulaşıcı olduğunu da göreceksiniz.


Negatif hissettiğiniz anlarda, nefes egzersizleri deneyebilirsiniz. Bu sayede daha mutlu ve pozitif hissettiğinizi fark edeceksiniz. Araştırmalara göre kontrollü bir şekilde nefes alıp vermek, depresyon, travma sonrası stres bozukluğu ve anksiyete gibi duygu bozukluklarının tedavisinde de kullanılmakta. Yoga yaparak ve mindfulness egzersizleriyle de çalışabilirsiniz.
Hikayenizi yazın. Deneyimlerinizi, başınızdan geçen olayları. Sanki bir hikâye anlatırmış gibi günlük tutabilirsiniz. Hayatta sizi zorlayan bir durumla ilgili kısa bir hikâye yazdıktan sonra, aynı hikâyeyi objektif bir bakış açısıyla da yazın. Bu şekilde kim olduğunuzu, hedeflerinizi ve neye ihtiyacınız olduğunu daha kolay bir şekilde görebilirsiniz.

Son olarak ve mutluluk için en önemli olan şeylerden biri de hareket etmek. Kalkıp biraz bile hareket etseniz modunuzun nasıl değiştiğini fark edeceksiniz. Araştırmalara göre spor yapmanın hormonlarımız üzerinde çok büyük bir etkisi var. Spor yaparken stres hormonu üretimi yavaşlıyor ve bu şekilde negatif semptomlar da azalıyor. Ve tabi ki en önemlisi de spor yaparken seratonin hormonu da salgılanıyor, bu şekilde kendimizi daha mutlu hissediyoruz.

Mutlu insanlar da birçok farklı duyguyu deneyimlerler. Öfke, bitkinlik, sıkıntı, yalnızlık ve hatta üzüntü. Fakat, mutlu olmayı bilen insanların bir farkı vardır, kendilerini kötü ve rahatsız edici bir durumda bulduklarında içlerindeki optimist düşüncelerini açığa çıkararak o durumla rahatça baş edebilirler. Bu sayede de tekrar mutlu hissedebilirler.


Tabi ki bunların hepsini denemek bizi bir noktaya kadar mutluluğa ulaştıracaktır. Ama mutluluk bir olma durumu ve aynı zamanda sonsuz bir arayıştır. Mutluluğa bir varış noktası olarak bakmayın. Sizin için ne anlama geldiğini iyice düşünün ve mutluluğun kendisi yerine sizi neyin mutlu edeceğine odaklanın. Bu sayede amaçlarınıza ulaşmak daha yönetilebilir ve daha kolay olacaktır.

Klinik Psikolog Şebnem Türkmen

IG: psk.sebnemturkmen